(Puanım 10/10) İnsanoğlu'nun geçmişte yaşadığı ve birbirine yaşattığı problemler üzerine kurulu bu filmi insanlığımdan utanarak izledim! Elbette filmdeki kötü karakterlerin yaptıklarının hiçbirisini hayatım boyunca yapmadım ve yapmam da, ancak üç saate yakın filmin sonuna geldiğimde kendime şunu sordum: "Gerçekten ben de bu sistemin bir parçası değil miyim?"
Bulut Atlası, açıkçası uzun zamandır beklediğim bir filmdi. Daha fragmanlarını izlerken bile etkilendiğim, içi dopdolu, felsefe içeren bir film olduğunu tahmin ediyordum ve tahminlerimde haklı çıktım.
İnsanoğlu'nun geçmişte yaptığı hataları gelecekte de tekrar ediyor olmasının ne kadar anormal olduğunu bizlere anlatan filmde, beş farklı zaman dilimi (uzak geçmiş, yakın geçmiş, bugün, yakın gelecek, uzak gelecek) bulunuyor.
Bu zaman dilimlerinde, aynı karakterler farklı rollerde, iyi ve kötü olarak karşımıza çıkıyor. Senaryonun geneline baktığınızda ise verilen mesaj ortak; hepimiz birbirimize bağlıyız. Yani geçmişimiz bugünümüze, bugünümüz ise geleceğimize bağlı!
İnsanoğlu'nun para ve güç hırsı yüzünden yapmayacağı şey olmadığını, güçlü olanın her zaman güçsüz olanı ezmeye çalıştığını, ancak her ezilenin de bir gün ezenden hakkını alacağını savunan senaryo gerçekten insanın tüylerini diken diken ediyor.
-
Süresi biraz uzun olsa da, ara sıra tırmanan tempo sayesinde film kendini sıkılmadan izletiyor. Bazen bir dizinin ilk sezonunu ara vermeden izliyormuşsunuz hissi verse de, finaldeki özet sayesinde bütün hayatlar birbirine bağlanıyor.
Filmde bana göre başrol ve en önemli karakter olan Sonmi 457 (klon hizmetçi) 'nin özgürlük ile ilgili söylediği sözler oldukça etkileyici:
Yaşamlarımız bize ait değildir. Rahimden mezara, başkalarına bağlıyız. Geçmiş ve gelecek.. Ve her suç ya da iyilikle, geleceğimizi yaratırız!
Ve son olarak Sonmi 457 'nin idam edilmeden önce Oybirliği komutanına verdiği cevaplar, ilk sonuç başarısız bile olsa, inandığı şeyler için hayatının sonuna kadar savaşması gerektiğini ifade ediyor.
- Birliğin planının başarısız olacağını biliyor olmanız gerekirdi. - Evet. - Neden kabul ettiniz peki? - Görünmez kalsaydım, gerçek günışığına çıkmazdı. Buna izin veremezdim. - Ya kimse bu "gerçeğe" inanmazsa? - Birisi inandı bile! (ve devamı gelecek demek istiyor)
Her ne kadar bu sözlerinden hemen sonra idam edilecek olsa da, uzak gelecekte anlatılan efsanelerde "Sonmi" özgürlüğün sembolü olarak nesilden nesile aktarılıyor.
Tıpkı bugün özgürlüğün önemini anlatan bir çok hikayeye konu olmuş ve bir zamanlar köle olan Afrika ırkı gibi..